İnsanlık Dinozorları Yok Eden Felaketten Kurtulabilir Mi?

İnsanlık Dinozorları Yok Eden Felaketten Kurtulabilir Mi? | Video izlemek isteyenler için.

66 Milyon Yıl Önce

66 milyon yıl önce, yaşam tarihindeki en kötü gün başlamıştı. Güneyden keskin bir açıyla gelen katil, Dünya’ya kurşunun üç katı hızla yaklaşıyordu. Çarpışma, 10 milyardan fazla atom bombası gücünde bir patlama yaratarak, Dünya’yı yaklaşık 20 dakika boyunca kaynar bir fırına çevirdi. Erimiş enkazlar gökyüzünden yağarken, küresel çapta orman yangınları çıktı. Bu devasa sarsıntılar, dünya genelinde volkanik patlamaları tetikledi ve Batı Hindistan’ı lavlarla kapladı. Son darbe ise, devasa toz bulutlarının yeryüzünü kaplayarak yaşamı 15 yıla kadar güneş ışığından mahrum bırakmasıydı.

İnsanlık Dinozorları Yok Eden Felaketten Kurtulabilir Mi

Yanmış manzaralar zamanla donmuş bölgelere dönüştü. Sonuç olarak, türlerin %75’i yok oldu. Ancak, bazı şanslı türler hayatta kalmayı başardı. Aylarca yiyeceksiz yaşayabilen timsahlar, suya çekilerek nehirlerden sürüklenen ölü organizmalarla beslendi. Dişleri olan kuşlar yok olurken, gagaları olan kuşlar sert yiyecekleri kırmak için bu “gagaları” kullandı. En kritik hayatta kalanlar ise, küçük ve sivri farelere benzeyen memeli atalarımızdı; yeraltında saklanarak hayatta kaldılar.

İnsanlık Dinozorları Yok Eden Felaketten Kurtulabilir Mi

İnsanlık Dinozorları Yok Eden Felaketten Kurtulabilir Mi

Peki ya biz? Aynı felaketle karşı karşıya kalsaydık, dinozorlar gibi yok olacak mıydık? Aynı asteroid, aynı açıyla Dünya’ya çarpsaydı, insanlar hayatta kalabilir miydi?

Bu devasa çarpışma anında, Orta Amerika ve güney ABD buharlaşarak yok olurdu. Yüz milyonlarca insan saniyeler içinde hayatını kaybederdi. Çarpışmanın şiddeti, 1500 kilometre uzaklıktaki insanları bile öldürebilecek kadar güçlü olurdu. Dakikalar içinde, 9 ila 11 şiddetinde depremler Dünya’yı sarsar, bu da tarihin en güçlü depremlerinden bile daha şiddetli olurdu. Devasa tsunamiler kıyıları yutarak, iç bölgelere kadar ilerler ve milyarlarca insanın boğulmasına neden olurdu.

Kıyamet Sığınakları

Uzakta olanlar için, yıkıcı sarsıntılar yeraltına sığınmak gerektiğinin sinyalini verirdi. Dünyada milyonlarca nükleer sığınak bulunuyor ve sadece İsviçre’de yüz binlercesi var. Türkiye’deki Derinkuyu ve İran’daki Nushabad gibi yeraltı şehirleri, milyonlarca kişiye güvenli bir sığınak sağlayabilirdi. Madenler ve metrolar gibi geçici sığınaklar da dahil olmak üzere milyarlarca insan, patlamanın ilk etkilerinden sağ çıkabilirdi. Ancak bu barınaklar, aylar veya yıllar boyunca kendine yetebilmek için tasarlanmadığı için uzun vadeli bir çözüm sunmazdı.

İnsanlık Dinozorları Yok Eden Felaketten Kurtulabilir Mi

Erimiş tozlar ve asit yağmurları yıllarca gökyüzünden düşmeye devam eder, açık hava aktiviteleri uzun süre boyunca ölümcül hale gelirdi. Sadece birkaç ileri teknoloji ürünü kıyamet sığınağı, uzun vadeli koruma sağlayabilirdi. “Pensilvanya’daki Raven Rock Dağ Kompleksi gibi”. Diğer büyük ülkelerin de benzer acil durum sığınaklarına sahip olduğu düşünülüyor.

Kıtlık Vurduğunda

Son yıllarda, ultra zenginler, Yeni Zelanda gibi coğrafi açıdan uygun bölgelere göç ederek kendi kendine yeten lüks sığınaklar inşa etti. Ancak hayatta kalmanın en büyük zorluğu, uzun vadeli bir çözüm bulmaktı. Toz bulutları tüm gezegeni sararken, küresel çapta tarım durma noktasına gelirdi. Gıda stokları tükenir, temiz su kaynakları asit yağmurlarıyla zehirlenirdi. Milyarlarca insan açlıktan ölebilirdi. Ancak, bu zorlu çevrede bile insanlık uyum sağlamanın yollarını bulabilirdi. Güneş ışığına doğrudan ihtiyaç duymayan mantarlar, bazıları için bir hayatta kalma kaynağı olabilirdi.

Zamanla, atmosferdeki aşırı karbondioksit nedeniyle iklim soğuktan sıcağa kayardı. Azim ve zekayla, küçük gruplar yiyecekleri paylaşarak, tarımda sera denemeleri yaparak, kıt kanaat geçinip hayatta kalabilirdi. Ancak insanlık varlığı, eskiden olduğu gibi görkemli olmayacaktı.

Eğer Bu Felaketten Önceden Haberdar Olsaydık, Nasıl Hazırlık Yapardık?

2022 Eylül ayında, NASA’nın DART uydusu, Dünya’dan 11 milyon kilometre uzakta küçük bir asteroide çarparak yörüngesini değiştirmeyi başarmıştı. Bu, gezegenimizi felaketlerden koruyabilecek güce sahip olduğumuzun kanıtıydı. Ancak her göktaşı aynı büyüklükte değildi. Dinozorları yok eden asteroid, Everest Dağı’ndan daha büyüktü. Böyle bir asteroidi saptırmak çok daha büyük bir sorun olurdu.

İnsanlık Dinozorları Yok Eden Felaketten Kurtulabilir Mi

Bu tür tehditlerle mücadele için patlayıcılar kullanmak bir çözüm olabilirdi, ancak lazerlerle yörüngesini değiştirme veya devasa güneş yelkenleri takarak asteroidi yönlendirme gibi daha hassas yöntemler de önerilmekteydi. Neyse ki, astronomlar bir kilometreden büyük tüm asteroidleri haritalandırmıştı ve şimdilik hiçbirinin Dünya’ya çarpması beklenmiyordu. Ancak Güneş Sistemi dışından gelen asteroidler için böyle bir kataloğumuz yoktu. Bu tür asteroidler aniden ve çok hızlı bir şekilde gelebilir.

Eğer Hazırlık İçin Birkaç Ay Ya Da Yıllarımız Olsaydı?

İlk adımımız Yucatan Yarımadası ve çevresini tahliye etmek olurdu. Milyonlarca insanı patlamadan koruyabilirdik. Ayrıca, erimiş meteor yağmurları ve şiddetli depremlere karşı dayanıklı, kendi kendine yeten sığınaklar inşa edebilirdik. Madencilik şaftları ve derin mağaralar, nükleer reaktörlerle çalışan yeraltı şehirlerine dönüştürülebilirdi.

İzlanda gibi yerler, güneşten bağımsız olarak yenilenebilir enerji sağlayan bol miktarda jeotermal ısı sunabilirdi. Dünyada 20.000 kilometreden fazla metro tüneli bulunmaktaydı. Bu tüneller, bir milyardan fazla insanı barındırabilecek tünel şehirlerine dönüştürülebilirdi. Milyonlarca insanı kurtarmak için tohumlar, gıda ürünleri ve doğal kaynaklar korunabilirdi.

İnsanlık Dinozorları Yok Eden Felaketten Kurtulabilir Mi

Ancak en önemli kaynak su olacaktı. Asit yağmurlarına karşı suyu korumak için, derin su siloları kazılarak asit geçirmez malzemelerle kaplanmış büyük rezervuarlar inşa edilip, dış etkenlerden korunacak şekilde mühürlenmeliydi. Kısıtlı kaynaklarla yeterli miktarda gıda üretmek için, insanlık, alg tarımına yönelebilirdi. Algler, doğrudan güneş ışığına ihtiyaç duymayan, yüksek verimli bir acil gıda kaynağı olurdu ve dikey olarak yetiştirilebildiği için minimum arazi kullanımı gerektirirdi.

Son Çare Dünya’yı Terk Etmek

Hazırlık için birkaç yılımız olsaydı, son bir çözüm daha deneyebilirdik: Dünyayı terk etmek. Ay’da kurulan küçük bir koloni, felaketin güvenli bir mesafeden izlenmesini sağlayabilirdi, ancak geri dönüp dönmeyeceğimiz belirsiz kalırdı.

İnsanlık Dinozorları Yok Eden Felaketten Kurtulabilir Mi

İçerik fikri: Melodyseep

Bilimle kalın, bilimle bakın!

İlginizi Çekebilir: Ceres Ay’ın Dünya’ya Çarpmasına Neden Olursa?

Yorum Yapın!

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

4 replies on “İnsanlık Dinozorları Yok Eden Felaketten Kurtulabilir Mi?”